Ana Sayfa
     İznik
     => Şehrin kurluşu
     => Roma Dönemi
     => Bizans Dönemi
     => Selçuklu Dönemi
     => Osmanlı Dönemi
     Tarihi Eserler
     1. & 2. Konsüller
     Çini
     İznik Gölü
     Foto İznik
     İletişim
     Ziyaretci defteri



ALİMLER DİYARINA HOŞ GELDİNİZ - Osmanlı Dönemi





             İznik'in Fethi

    1071 Malazgirt Savaşında sonra XI. yy. son yarısında Anadolu'ya intikal eden Türkmen boylarında bazıları , Anadolu Selçuklu Devleti tarafından batı ve Kilikya sınırlarında emniyeti tesis için ve uç bölgelerde savunma için yerleştirilmişlerdi. Osmanlılarda bu Türk boylarından birisidir. 
      Osmanlı Devletinin kurucusu olan Osman Gazi'nin büyük babası Gündüz Alp, babası Serhat Muhafızı sıfatıyla Bizans sınırlarında çetin mücadelede bulunan 1288'de 90 yaşındayken vefat eden , Söğüt'te toprağa verilen Ertuğrul Gazi'dir. Yiğit adam Ertuğrul Gazi'nin ölümüyle üç oğuldan biri olan Osman Bey Kayı aşiretinin yönetimine geçti.
       Büyük şahsiyet Osman Bey , Salih ve dindar olup , kahraman ve cesurdur. Milletini çok seven helâl ve harama riayet eden mümtaz bir komutandır.
    Osman Gazi bir yandan Marmara'ya , bir yandan da Karadeniz'e ulaşmayı planlıyordu. O, ileriyi düşünüyor, kendisinden sonra devletin başına gelecek olanlara huzurlu bir istikbâl hazırlatıyordu. Osman Gazi ve beyleri emrindeki Türk ordusuyla , bir yandan İzmit - Gemlik istikametine , öte yandan da İzmit - Bursa yöresine ve Mudanya istikâmetine ilerletmekteydi. Bu sırada Bizans imparatorluğunun Anadolu'da İzmit , İznik ve Bursa gibi büyük şehirleri vardı. Büyük şehirlerin tekfurları arasında rekâbet dolayısı ile birbirlerine yardım etmeyeceklerini bildiğinden devletini , Bizans imparatorluğu aleyhine genişleme politikası güttü. Bu yüzden Konur Alp'i Karadeniz'e , Akçakoca'yı İzmit'e , Samsa Çavuş'u İznik'e yönlendirerek gerçekleştirdi. Sonuçta İzmit ele geçirildi. Bu şehrin ele geçirilmesiyle , Bizans imparatorluğunun huduttaki en mühim mevkileri olan İznik ve Bursa'yı ele geçirmek kalmıştı. İzmit alınmasıyla Kuzey hudutları emniyet altına alındı.
      Osman Bey , İznik ve Bursa'yı almak için daha evvel Eskişehir'i bırakarak hükümet merkezini Yenişehir'e nakletmişti. Bundan sonra İznik, Bizans'ın Osmanlılara komşu olan mıntıkasının en mühim kalesi olduğundan buranın fethi , tabiatıyla Osmanlı devletinin ilk hedeflerinden birini teşkil ediyordu. Osman Bey zaman geçirmeden İznik kalesini muhasara etti. Fakat kalenin etrafı hem bataklıktı, hem de müstahkemdi. Zaptı kolay değildi. Hıristiyanların bu mukaddes şehrinin Müslümanlar tarafından kuşatılması , Bizans imparatorluğunu telaşa düşürdü. Hemen deniz yolu ile İznik üzerine bir ordu gönderdiler. Bu haberi alan Osman Bey , Sultan Alâeddin'den yardım istiyor, fakat yardım yetişmeden Dil iskelesinde karaya çıkmış olan Bizanslıları mağlup etti.
Osman Bey ve arkadaşlarının İznik'i muhasara etmesi , kalelerin sağlam olması şehrin zaptını ( alınmasını ) engelledi. Bunun üzerine Osman Bey bir netice veremeyeceğini anladığı İznik muhasarasından ( kuşatma ) vazgeçti. Bu muhasaranın olduğu zamanlarda Bursa şehri kuşatılması 1314 tarihinde başlamıştı. 1326 yılına kadar tam on iki sene devam etti. Sonunda H.726 ( M.1326 ) yılında Orhan Gazi'nin silah arkadaşlarından Ahi Hasan'ın surlara Türk bayrağını dikmesiyle Orhan Gazi babasının vasiyet ine uyarak şehri aldı.
       Osman Gazi'nin Alâud-din ve Orhan adında iki oğlu vardı. Alâud-din Paşa, Ahi şeyhi Edebali'nin kızı Balâ Hatun'dan olmuş ve çocukluğunu dedesinin yanında geçirmişti. Dedesi Şeyh Edebali ona , ilim tahsil ettirerek onu alim ve fazıl olarak yetiştirdi. Orhan Gazi ise Ömer Bey adındaki bir aşiret reisinin kızı olan Mal Hatun'dan dünyaya gelmişti. ( M.1281, H . 680/ M.1360, H.761 Ölm.) Babasının yanında yetişerek iyi bir kumandan olmuştu.
Osman Gazi H. 726 ( M.1326) yılında vefat edince geleneklere göre yerine büyük oğlu Alâud-din Paşa'nın hükümdar olması gerekirken Alâud-din Paşa şu sözlerle Kardeş; Atamızın duası ve himmeti senin iledür. Anun için kim kendi zamanında askeri sana koşmuş idi . imdi reislik dahi senündür. diyerek devlet idaresini kardeş Orhan'a bırakarak devletin işleri ile meşgul olmak istemedi.
Orhan Gazi babasından devraldığı devlet başkanlığında ilk iş olarak Bursa şehrini Türk yurduna kattı. Tabiî ki bu zafer bir komutan için yetmezdi ve komutanları ile birlikte Kocaeli yarım adasını fethe girişti. Orhangazi babasının İznik hakkındaki ;

     İznik şehrine hor bakma , Sakarya suyu gibi akma,
İzniğimde el bakma , her burcunda bir hisar yap. bu sözleri hiç unutmayan Orhan Gazi askerlerine hedef olarak İznik'i gösterdi.

      İznik, o zamanlar Bursa'dan mühim bir yere sahip olup Anadolu'daki Bizans şehirlerinin en büyüğü idi. Büyük Constantin tarafından Hıristiyan dininin akidelerini tesbit eden en mühim konsül burada toplandığı için tarihi ve manevi bakımdan büyük ehemmiyet vardı. İznik, 1204'den 1261'e kadar 57 yıl Bizans imparatorluğu başkenti olmuştur. Nihayet Kocaeli yarım adasını kapamak bakımından stratejik ehemmiyeti büyüktü. İznik gölüne hakim kuvvetin önünde İzmit Körfezi ve Kocaeli Yarımadası açılırdı. İznik'i gözden çıkarmak çok şeyi gözden çıkarmak demekti ki İznik Constantiniyye'nin anahtarı olarak sayılıyordu.
    Bizanslılar tarafından İznik'e gelecek yardımı kesmek için Bizans ordusuyla , Türk ordusu Palekanon'da karşı karşıya geldiler. ( H .730/ M.1330 ) bu savaş Türklerin galibiyeti ile sonuçlandı ve yardımın gelmesi önlendi. Bu savaşta Bizans ordusunun hezimete uğraması İznik'in akıbetini tayin etti.
      İznik şehri tazyik edilerek muhasara sıklaştırıldı.Samsa'da ( Samsa ) çavuş tarafından sevk edilen akıncılar, İznik'in duvarlarının ilk hücumda alınamayacak kadar kuvvetli ve yüksek gördüklerinden iznik'e yakın Karatekin ( Karatipin) Targın yahut, Toz Ali kalelerini zaptederek , oradan şehrin yakın köylerle olan gidip gelişini kestiler.
İznik kalesi bir tarafını göle dayadığı için yardım alabilme mevkiindeydi. Etraf tamamen çevrilip , kaleye yardım götürecek kayıklar zabtedilince içeridekiler gölde balık bile tutamayıp şehirde açlık tehlikesi baş gösterdi. Üstelik Türk idaresindeki yakın köylerin Rum halkı kendilerine yapılan iyi muameleyi görünce şehir halkına gelin biçareler rahat olun , biz rahata kavuştuk diyorlardı.
     Müdafîlerin İstanbul'dan yardım ümitlerinin de kırıldığını haber alan Orhangazi , büyük bir kuvvet ile kale önünde göründü. Maksadı harple fetihten ziyade , büyük bir mümayiş yaparak muhafızları korkutmak ve teslime razı etmekti. Sonunda bulanan İznik halkı ve şehrin hakimi olan Tekfur bir elçi göndererek şehri teslim etmek istediklerini bildirdiler. Muhafızların serbestçe Kostantiniyye'ye çekilebilecekleri şartıyla - şehri - teslim ettiler. Hammer, Orhangazi'nin buradaki davranışını âlicenâbâne ve zafer haklarını akıllı bir siyasetle terk etmesini bilen hükümdarın hesaplı hareketi olarak görür.
      Başkanların haksızlığında dolayı meyus olmuş ve Hıristiyan imparatordan ziyade Orhan'ın cömertliğinden ümide düşmüş olan geride kalanları şehir halkı ile birlikte galibi ( Orhan'ı ) karşılamaya çıktılar.Osmanlılar tarafından 28 sene abluka edilen İznik Orhan Gazi'nin 2 Mart 1331'de şehrin Yenişehir kapısından içeri girmesiyle fetih gerçekleşti. Orhan Gazi İznik'in Türkleştirilmesi yolunda ilk adım alarak büyük kiliseyi ( Ayasofya ) camii yapmış , bir manastırı ( Süleyman Paşa ) medreseye çevirmiş , Yenişehir kapısı dışında bir zaviye imaret yaptırarak buranın şeyhliğine Gazi Erenlerden Hacı Hasan'ı atamıştı. Bu imaret yapıldığında pişen ilk aşıda bizzat kendisi dağıttı. Orhan Bey , İznik'te elde edilen kilise eşya ve kitaplarını da Bizans'a sattı. 234 yıllık bir aradan sonra İznik yeniden Türk idaresine girmiş oluyordu.
     Orhan Gazi hükümet merkezini buraya nakletmiş ve Candarlılardan meşhur Kara Halil'i buraya kadı tayin eyledi. 1335 yılına değin İznik genç Osmanlı devletinin başkenti olmuş ve buranın idaresi de İznik kumandanlığını , kuşatma hareketlerini idare etmiş ve evvelce Akçakoca'nın vefatından sonra Kocaeli hükümetinde bulunmuş olan küçük oğlu Süleyman Paşa'ya verdi.
Bu yeni dönemde bursa ve İznik Osmanlı kültür olarak anılan ve bir bakıma Türk İslâm Selçuklu ve Bizans kültür değerlerinin birleşmesiyle oluşmuş bulunan bir yeni uygarlık ve kültür gelişiminin merkezi olmuşlardır.

Bugün 6 ziyaretçi (10 klik) kişi burdaydı!

DÖRT MEDENİYETİN BAŞKENTİ İZNİK
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol